Erdoğan’dan ABD ve AB’ye sert mesaj!

Erdoğan’dan ABD ve AB’ye sert mesaj!

ABONE OL
1 Ekim 2016 17:18
Erdoğan’dan ABD ve AB’ye sert mesaj!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

"Sayın Başkan, değerli milletvekilleri TBMM'nin 26. Dönem 2. Yasama Yılı açılışında sizleri en kalbi duygularla selamlıyorum. Tüm milletvekillerimizi saygıyla yad ediyorum. Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere ahirete göçmüş olanları rahmetle anıyorum. 23 Nisan 1920 günündenbugüne TBMM tarihinin pek çok dönüm noktası vardır. Bundan sonra 15 Temmuz 2016 gecesinin TBMM tarihinde de ayrı ve özel bir yeri olacaktır.

Darbe girişiminin ardından derhal bu salonda toplanarak, tepkiyi Meclis'te ortaya koyan sizlere şükranlarımı sunuyorum. Milletvekillerimiz onurlu ve güçlü bir duruş sergileyerek bu kuruma sahip çıktı. 15 Temmuz'dan sonra Meclisimiz ikinci defa gazilik şerefine nail oldu. Şehit olan 241 vatandaşımız milletimizin gönlüne ve tarihin sayfalarına altın harflerle kazınmıştır.

Demokrasi nöbetlerinde 29 gece sabahlayan on milyonlarca vatandaşımıza borcumuzu asla ödeyemeyiz. Türkiye bir avuç hainin dışında 79 milyon vatandaşının tamamıyla bir özgürlük ve demokrasi dersi vermiştir. Milletimiz terör örgütlerine olduğu gibi darbe heveslilerine de meydanı bırakmayacağını gösterdi. Şahsım başta olmak üzere hepimizin milletimize can borcumuz olduğunu unutmamalıyız. Daha çok çalışmalı, daha çok üretmeli ve Türkiye'yi daha ileri taşımalıyız.

"UNUTTURMAMAK MECBURİYETİNDEYİZ"

MGK toplantısında, hükümetimize bu tarihin 15 Temmuz Demokrasi ve Özgürlük Günü olmasını tavsiye ettik. Şehitlerimiz için anıtlar yapma hazırlığımız sürüyor. Şehit ailelerine her türlü destek veriliyor, verilmeye devam edecek. 15 Temmuz'u unutmamak ve unutturmamak mecburiyetindeyiz. Ders kitaplarından, filmlere, edebi eserlere kadar her mecrada 15 Temmuz'un işlenmesini teşvik etmeliyiz. 15 Temmuz'da sokaklarda şahadete koşan insanların kahir ekseriyetinin ne korumak zorunda olduğu malı mülkü, ne statüsü ne başka çıkarı vardır. Bu insanlar sahip oldukları maddi varlıklar uğruna değil, inançlarına, imanlarına, özgürlüklerine, geleceğe sahip çıkmak için sokaklara dökülmüştür. Milletimiz ölüm kusan silahların üzerine yürümüştür.

Darbe girişiminin anlaşılmasının hemen ardından yaptığımız çağrının mahiyeti, milletimizin hissiyatının ifadesinden başka bir şey değildir. Bu hissiyatı anlamayan, anlamak istemeyenler de oldu. 15 Temmuz'da yaşananları oyun, tiyatro, film diyerek küçümsemeye çalışanlar oldu. Her kim ki, 15 Temmuz'a amasız, fakatsız darbe diyebiliyorsa, lanetleyemiyorsa o da darbe girişiminin bir parçasıdır, en azından gönüllü bir destekçisidir. Böyle bir yanlışın içine düşenler şehitlerimize ve gazilerimize, milletimizin tamamına hesap vermekten kurtulamayacaktır.

"YENİKAPI RUHUNUN KORUNMASI…"

Milletimiz 7 Ağustos'ta Yenikapı'da 15 Temmuz karşısındaki duruşunu sergilemiştir. Bu manzaraya iştirakleriyle siyasi parti ve kurum temsilcilerimize teşekkürlerimi ifade ediyorum.

Türkiye'nin ve Türk milletinin vatanı, özgürlüğü söz konusu olduğunda tek ses, tek nefes olduğunun örneği olan Yenikapı ruhunun korunması hepimizin görevidir. Meclisimizin yeni yasama döneminde Yenikapı benzerinin tekrarlanacağına inanıyorum. Bu hepimizin aynı şeyleri düşünüp, söyleyeceği anlamı değildir. İnanç, düşünce, tarz farklılıklarımız mutlaka olacaktır. Bizden beklenen temel konularda birlik ve beraberliğimizi güçlü tutmamızdır.

Biz PKK, FETÖ, DAEŞ konusunda, sınırlarımızın güvenliği, vatanımızın bütünlüğü konusunda ortak bir zeminde buluşamıyorsak, ortada ciddi bir sorun var demektir. Yenikapı'daki duruşu bu nedenle önemli görüyor ve devamını diliyorum.

TERÖR ÖRGÜTLERİYLE MÜCADELE

Türkiye PKK ve uzantıları ile DAEŞ saldırılarına maruz kalıyor. DAEŞ Türkiye'yi hedef alarak kendisine alan açmaya çalışıyor. Yürütülen mücadele El Kaide'nin uzantısı olarak ortaya çıkan DAEŞ'in geriletilmesine katkı sağlamıştır. Güneydoğu illerimizde gerçekleştirdiği çukur eylemleriyle şimdi de sınır dışındaki projelere destek için çalışıyor. Bu eylemlerde şehit olanlarımızın kanını teröristleri kat be kat imha ederek yerde bırakmıyoruz. Bölge insanı kendisinin ve çocuklarının geleceğini kan akıtmaktan çekinmeyen bu örgütle bağını koparmıştır. Operasyonlar bölge halkı tarafından da destekleniyor. Vatandaşlarımızın mağduriyetini gidermek, şehirlerimizi yeniden imar etmek için yoğun çaba içerisindeyiz. Ülkemizin birliği, beraberliği, kardeşliği, güvenliğine şahitlik edeceğiz.

"15 TEMMUZ'U MİLAT HALİNE GETİRMELİYİZ"

15 Temmuz'u bir milat haline dönüştürmeliyiz. PKK, FETÖ, DAEŞ'e karşı hep birlikte kararlı mücadele yürütmeliyiz. Yapısal reformları hayata geçirmeliyiz. Darbe girişiminden gerekli dersleri çıkarak ülkemizi geleceğe hazırlamalıyız.

Türkiye ekonomik göstergeleri, yatırımlarıyla, sosyal yardımlarıyla, savunma sanayisinde bugünkü seviyesine ulaşmamış olsaydı, iç ve dış saldırılar karşısında bu kadar güçlü duruş sergileyemezdi. 2023 hedeflerine ulaşma konusunda en büyük görev TBMM'ye düşüyor. Bu hedeflere ulaşmaya katkı sağlayacak her hususa Meclisimiz öncü olmalıdır.

ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ VURGUSU

Öncelikle anayasa değişikliğini hayata geçirmeliyiz. Atılan adımları olumlu olarak değerlendiriyorum. Meclis içtüzüğünün bu kurumun daha etkin çalışması için yeniden ele alınmasını önemli görüyorum.

Tüm sorunların yegane çıkış yolunu milli iradede gören cumhurbaşkanı olarak anayasa ve içtüzük çalışmalarını desteklediğimi belirtmekteyim. Doğrudan milletin oyuyla seçilmiş bir cumhurbaşkanı olarak milletime karşı sorumluluklarımın farkındayım.

Seçildiğim günden bu yana ülkeme ve milletime karşı sorumluluklarımı yerine getirmek için gece gündüz çalıştım, çalışmaya devam ediyorum. Her yeni durum gibi doğrudan milletin oyuyla seçilen cumhurbaşkanlığı makamı için beliren tereddütler ortadan kalkmıştır. Yasama, yargıyla ve milletimle uyumla bir cumhurbaşkanlığı görevini yürüttüğüme inanıyorum.

Cumhurbaşkanlığı makamını yıpratmaya yönelik çalışmaları üzüntüyle karşılıyorum. Hiç kimsenin özellikle kendileri de seçimle gelen TBMM üyelerinin buna hiç hakkı yoktur. Bugünden sonra bu anlamsız tartışmayı da geride bırakacağımıza inanıyorum.

ABD'YE ELEŞTİRİ

ABD'nin Suriye'de çift başlı bir politika izlediğini görüyoruz. ABD yönetiminin bir kısmı terör örgütleriyle çalışma yürütürken, bir kısmı da bizim hassasiyetimize uygun çalışma yürütüyor. Bu süreçte ABD Kongresi'nin Suudi Arabistan'a 11 Eylül saldırıları sebebiyle dava açılmasına izin veren yasayı onaylaması talihsizliktir. Suçların şahsiliği ilkesine aykırıdır. Bu yanlış adımdan bir an önce dönülmesini bekliyoruz.  ABD'nin en kısa sürede münasebetlerimizin ruhuna uygun seviyeye geleceğine inanıyorum. Bölgede İran ile birlikte çok ciddi enerji, ulaşım, kültürel işbirliği projeleri bulunuyor. İlişkilerimizi geliştirmeye devam ediyor, edeceğiz.

AB'YE MESAJ: İKRAR BEKLİYORUZ

AB ile ilişkilerimiz bakımından ekim ayı önemlidir. Vize serbestisi bu ay yürürlüğe girmesi gerekiyor. AB'nin tavrı, Türkiye'ye verdiği sözü tutmak istemediğinin tavrıdır. Kendileri bilirler. Türkiye AB ile ilişkilerinde hep veren taraf, hep sözünü tutan taraf olmuştur. Ülkemizin 53 yıl kapıda bekletilmesi bizimle ilgili görüşünü göstermiştir. Üste çıkmanın gereği yoktur. AB yetkilileri ile birlik içinde etkin ülkelerle açık bir ikrar bekliyoruz. Farklı niyetlerin günahını bize yıkmaktan vazgeçsinler. Bizim AB kriterleriyle, insan haklarıyla, hukukun üstünlüğüyle hiçbir sorunumuz yoktur, olmayacaktır. Bunları AB istediği için değil, kendi vatandaşlarımız layık olduğu için hayata geçiriyoruz. AB, Türkiye'yi tam üye yapacaksa hiçbir engel bulunmuyor, biz hazırız. Artık bu oyunun da sonuna geldik, bunu bilmeleri lazım. Türkiye ile veya Türkiyesiz yola devam seçimi kendilerine aittir. Sorumluluğu bize yıkmaya çalışmasınlar.

EKONOMİK GELİŞMELER 

Terör örgütleriyle Türkiye'nin önünü kesemeyenler ekonomi kozunu önümüze koyuyorlar. 14 yılda bir yandan ekonomik krizi hariç kesintisiz bir büyüme sağlarken, ekonomik taarruzlara karşı direniyoruz. Türkiye büyüdükçe bu tür saldırılara karşı daha dirençli hale geldi. Büyüyen, güçlenen bir Türkiye var. Her terör dalgası veya sosyal çalkantıyla birlikte ekonomik sarsıntı dalgası olur. Son olarak 15 Temmuz'un ardından aynı senaryo Gündeme geldi. Milletimiz, istiklali ve istikbaliyle ekonomisine sahip çıktı. Şu ana kadar 12 milyar dolara piyasaya sürdü. Büyük yatırımlar, projeler hiç mola vermeden devam etti. Osman Gazi Köprüsü'nün açılışını gerçekleştirdik. Yavuz Sultan Selim Köprüsü aynı şekilde. Şimdi önümüzde Çanakkale Köprüsü, Kanal İstanbul projesi var. Türkiye büyük bir evrimi, devrimi gerçekleştirecektir, bunu bilmemiz lazım.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

300x250r
300x250r
Ağrı Haber, Ağrı Haberleri, Ağrı Haber Gazetesi